Oğlumla bugün 30 Ağustos Zafer Bayramı hakkında konuşuyorduk. Sohbet sırasında şöyle ifade etti oğlum heyecanla:
– Anne, biliyor musun ben A milli takımda futbolcu olacağım ya, işte o zaman gol atarsam, işte o zaman zafer benim olur. Ve zaferimi nasıl kutlayacağım biliyor musun?
Gol atınca hemen bayrağımızın ve Atatürk posterinin olduğu yöne doğru koşacağım, formamdaki ay yıldızı öpüp onlara selam vereceğim, sonra da elimle kalbimden kalp işareti çıkartıp gökyüzüne göndereceğim.
Bunları duyduğum an huzur ve şükür sardı bütün benliğimi ve söyleyebildiğim tek şey:
– Her şey güzel gönlüne göre olsun, evlat. Neden olmasın? Futbol kulübüne gitmen zaten bu yolda en güzel adım. Hele de umut etmeye devam ettikten sonra?
Temiz zihinli ve umudun ta kendisi olan çocuklardan yine öğreneceğimiz çok şey vardı. Yine bir şeyler öğretmişti bana. Neler mi?:
– Bir hayalin olmalıydı ve gerçekleştireceğine en az adın kadar emin olmalıydın.
– Bayramları en az çocuklar kadar manasının bilincinde geçirmeliydin.
– Zafer Bayramı’nda “Senin için zafer ne demek?” sorusunun cevabını bulmalıydın.
– Hayaline o denli inanmalıydın ki o hayale dair bütün detayları canlandırmalıydın zihninde. Yaşayacağın o anın provasını yapmalıydın adeta. Zira zihnin sınırı yoktu ve dünyanın en güçlü hükümdarı gelse yine de hükmedemezdi bir insanın tahayyül gücüne.
– Her zaman ve her koşulda duygularını ifade edebilmeyi başarabilmeliydin ki nazikçe ifade edilmeyen bir duygu yaşanmış sayılmazdı belki de.
– Teşekkür edebilmeyi hiçbir zaman hem de hiçbir anda ihmal etmemeliydin ki daha da bereketlensin teşekkür ettiğin her şey.
– Şükran duygusunu her an yaşayabilmeliydin bütün hücrelerine kadar ki gençlik iksiri kullanmış gibi hep dipdiri kalsın yüreğin.
– Sevdiğin her kimse veya neyse bu yönde adım atmalıydın sevgini göstermek için. Cansız bile olsa sevdiğin o şey emin ol canlanırdı bir yudum sevgiden sonra.
VE
– Hiçbir korkunun, endişenin, engelin veya senden daha güçlü görünen birinin HAYALİNİ VE HEYECANINI KAYBETTİRMESİNE ASLA İZİN VERMEMELİSİN!
Bu bayram o bayram oldu, düşündüğüm, anlamını sorguladığım. Umut ederim ki aldığım dersleri hayata geçirebileyim ve zafere ulaşabileyim.
Peki, zafer kimindir?
“Zafer, zafer benimdir diyebilenindir!” cevabını miras olarak bırakan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve kocaman imkansızlıklar içinde dahi kocaman yürekleriyle bayrağına, ülkesine ve bu büyük zafere inanan bütün gazi ve şehitlerimizi sonsuz minnet, saygı ve rahmetle anıyoruz.
Reyhan, 2017 Zafer Bayramı günü, Ankara.