En Uzun Gecem
21 Aralık en uzun geceyi geçirdik. Çok uyuyacakmışım gibi geldi amma ve lakin bizim çocukların umrunda bile değildi 21 Aralık. Halbuki uyu uzun uzun, senede bir defa gelen upuzun bir gece işte. Değil mi? Yok,…
21 Aralık en uzun geceyi geçirdik. Çok uyuyacakmışım gibi geldi amma ve lakin bizim çocukların umrunda bile değildi 21 Aralık. Halbuki uyu uzun uzun, senede bir defa gelen upuzun bir gece işte. Değil mi? Yok,…
Çocukluğumdan beri aşure yapmak bizim evin ayrılmaz bir parçasıdır, ritüeldir. Her sene annem tarafından “aşure gününe de az kaldı…” diyerek heyecanla karşılanırdı bu ay. Bu özel günde annem geçmiş zamanlardan bugüne denk gelen peygamberlerin yaşadığı…
Dünyanın sadece kendi etrafımızda döndüğünü sandığımız sıradan bir gündü veya ben öyle sanmıştım. Metrodan çıktım ve otobüse binmek üzere durağa doğru ilerliyordum ki görme engelli genç bir kadının yolunu bulmaya çalıştığını fark ettim. Kendisini yaklaştım…
Piknik sepetimi çok seviyorum. Uzak yollardan taşıdım da geldim değerli bir arkadaşımdan hatıra olduğu için. Bugün de piknikteyken gözüm takıldı sepetime, şöyle bir baktım ve düşündüm: – Aslında hayatı da her gün böyle yaşasak ne güzel…
– Anneeeee, koş koş kabuğu kırılmış ve kabuğundan çıkmaya çalışıyor………
Doğayla uyumlu hatta uyum kelimesi az kalabilir dans halinde yaratıldığımızın bir örneğine daha şahit oldum dün erken vakitlerde.
Bugün yepyeni bir yaşın ilk günündeyim. Yenilikler hep heyecan vericidir. Bugün de öyle benim için her sene bugün olduğu gibi. Nisan yaklaşırken bir heyecan sarar, nedensiz bir mutluluk kaplar. Bu sene bazı zorluklara rağmen yine…
Geçenlerde sosyal medyada çok güçlü bir soruyla karşılaştım: ‘Hayatınız bir kitap olsa bu kitabın ismi ne olurdu?’ Bir anda karşılaştığım çok çarpıcı bir soru oldu aslında ama hani okulda öğretmenlerimiz derdi ya: – Çocuklar, test…
Daha önceki paylaşımlarımdan da bilirsiniz ev yoğurdu yapmayı seviyorum, bunu yapmamın altında sağlık, doğallık, temizlik yatıyor elbette ama daha altta bir yerlerde benim için bu ev yapımı mutluluk, çocuklarım için anne yoğurdu ve üretebilmek demek… Geçenlerde yine yoğurt yapmak üzere süt almıştım ki bir de ne göreyim süt kesildi…Yapı itibarıyla olayın analitik ve şikayet kısmına girip de bu süt niye kesildi, neyi yanlış yaptık, bak görüyor musun sütçü bize kesik süt vermiş demem…Bir adım ileri bakıp şimdi ben ne yapabilirim sorusuna cevap aradım. İki seçenek vardı, ya güzelim mis gibi tertemiz kesilmiş sütü dökecektim ki hiç kıyamadım o beyazlığa veya da peynire dönüştürecektim. Daha önce hiç peynir yapmamıştım, nasıl yapılacağını da bilmem ama ilk deneyimlere de bayılırım. Hemen internetten öğrendim ki yarım çay bardağı limon veya elma sirkesi ekleyince zaten süt kesiliyormuş. Üstündeki lorları alıp bir tülbentten geçirip üzerine yeteri kadar bir ağırlık koyup birkaç saat bekletince al sana mis gibi ev yapımı peynir.
Dedim sana Reyhan, bahara az kaldı diye bak geldi Mart ayı, 3. günündeyiz bile. Daha da gelecek bahar… Bugün biraz masala ihtiyacım vardı, elime aldım masal kitabını ve tuttum yüreğimi, dedim ki: – Hadi, güzel…