Sizi yöneten beyninizle tanışmak ve onu gerçekten anlamaya başlamak istiyorsanız okuması süper kolay, eğlenceli bir bilim kitabı…Özellikle anne-babalar, eğitmenler ve öğrenciler için tavsiye edebileceğim keyifli bir kitap…
Hem, beyninizi beğenmiyor ve tekrar oluşturmak isterseniz tarif de var kitabın içinde. Şöyle ki tek kişilik 1.4 kg ağırlığındaki bir beyin için:
- 160 gr yağ,
- 110 gr protein,
- 1 lt su,
- 15 gr şeker ve 10 gr da tuz.
Herhalde bu kadar basit değil, aslında bu kadar basit malzemelerden yapılmış ama işleyişi hiç de öyle değil 🙂
Her zamanki paylaştığım gibi kitaptan bazı alıntılarla baş başa bırakıyorum sizi:
“Beyni çalıştıran şey, ne olduğunu henüz bilmediğimiz yaşam enerjisidir.”
“Sinir hücreleri birbirleriyle gevezelik derecesinde çok konuşan, sürekli iletişim halinde olan hücrelerdir. Birbirlerine devamlı elektriksel sinyaller gönderirler ve bu faaliyet yaşam boyunca, uyku dahil, hiç durmadan devam eder….”
“Beyin dediğimiz o gizemli doku, öğrenme ve zihinsel süreçlerin tamamında aslında fiziksel yapısını değiştirmek durumundadır…..”
“Her bir algı, her bir tecrübe, herhangi bir faaliyet, bir anı kaydı ve daha zihinsel olarak aklımıza gelen her türlü faaliyetin yapılabilmesi için beynin yapısal olarak değişmesi gerekir…..”.
” bir bebek etrafıyla ne kadar çok iletişim kurarsa beyninin o derece geliştiğini ve aksine iletişim sorunları olduğunda bu gelişimin gerilediğini biliyoruz. Belki de anneler bunu içgüdüsel olarak bildikleri için babalardan farklı olarak bebekle en çok yaptıkları iş konuşmaktır. Çünkü, anne bebekle konuştukça, bebeğin beyninde her saniye milyonlarca yeni veri yolu ve bağlantı oluşur.”
“Uzun zamandır bakıcıları tarafından sevilen ve okşanan yavru farelerin daha hızlı ve sağlıklı büyüdüğünü, kanser ve enfeksiyon gibi sağlığı tehdit eden durumlara karşı daha dayanıklı olduğunu biliyoruz.”
“Ergenlik yaşlarında sıklıkla yaşanan aile bireyleriyle çatışma dönemi kişiliğin sağlıklı oluşabilmesi için gerekli bir dönemdir. bu dönemde duygusal, zihinsel, bireysel ve toplumsal sınırlar test edilir; testlerin sonuçlarına göre beyindeki devreler, ömür boyu içinde kalacakları sınırlara sahip bir ahlaki ve bilişsel dünya inşa etmekle meşguldür……. Genç beyin eksik veya hasta değildir, sadece gelişiminin çok özel bir evresindedir.”
“Her gün aynı programa bağlı kalma, yeknesak bir yaşam, sıkıcı ve tekdüze işlerle geçen günler, sadece moralimizi bozmakla kalmaz, beynimizin plastisite, yani değişebilme ve gelişebilme kapasitesini de geriletir.”
“Oksitosin hormonu aynı zamanda insanlar arasında bağlılık ve güven duygularını da yöneten bir hormondur…..bu bulgular, sosyal bağlanma ve sosyal gerginlik konularında merkezi rol oynayan bir hormon olduğunu gösteriyor.”
“müzik aynı zamanda bir kültürel kod taşıyıcısı olarak da önemlidir. Erken yaşlarda zihne oturan müzikal yapı, müzik dinleyen insanı o müzikal içeriğin taşıdığı kültürel kodlarına da sonuna kadar açık hale getiriyor. Kısacası beyin, dinlediği müzik türlerine göre formatlanıyor desek konuyu .çok abartmış olmayız….”
“Ayrıca, aileler müziği sadece bir dolgu ve eğlence aracı olarak görüp çocuklarının kulaklarından girenlere, en azından ağızlarından giren besinler kadar dikkat etmezlerse ileride öngörülemeyecek sonuçlarla karşılaşmaları hiç şaşırtıcı olmayacaktır.”
Beynin yapısı, Beynimizin bölümleri, bağımlılıkla beynin ilişkisi, örüntüler ve akışta olmak hepsi ve daha fazlası için sizi “Değişen Beynim”le baş başa bırakıyorum…
Keyifli okumalar,